TD Bank Group teknoloji, pazarlama, kurumsal ve halkla ilişkileri direktörü Colleen Johnston’ın analizine göz atıyoruz.

Uzun süredir haber ve blog yazılarımızda değindiğimiz birkaç konun altını çizme zamanı geldi. Öncelikle FinTech ekosistemi hızla büyüyor ve geleneksel bankacılık ve finans sektörlerine karşı bir rekabet unsuru olarak karşımıza çıkıyor. Öte yandan pek çok rapor FinTech’in geleneksel yapılara karşı bir tehdit değil bir fırsat olduğunun vurgusunu yapıyor. Ancak konuya hangi pencereden bakarsanız bakın dijital bir dönüşüm süreci ve bunun yönetilme ihtiyacı ile karşı karşıyayız.

Tam bu noktada deneyimli bir bankacı ve TD Bank Group teknoloji, pazarlama, kurumsal ve halkla ilişkileri direktörü Colleen Johnston, The Globe and Mail için kaleme aldığı makalesinde, bu dönüşümü ve durumu analiz ediyor.

Johnston yazısında finansal servislerin değişmediği tespitini yapıyor ve tüketicilerin emlak yatırımı yapmaya, eğitim için fon bulmaya, emeklilikleri için birikim yapmaya ve işlerine yatırım yapmaya devam edeceklerine dikkat çekiyor. Johnston’a göre tüketiciler genel olarak rahatsız edilmek istemiyorlar , onların istediği şey hayallerini gerçeğe dönüştürecek iletişimi kurabilmek.

Madalyonun diğer tarafında Johnston bankalar için değişimin yeni bir şey olmadığını söylüyor ve ATM, telefon ve mobil bankacılıktaki değişimin başarıyla sağlandığını dikkat çekiyor. Dijitalin müşteriye ulaşmak için yeni bir kanal olduğunu ve bankaların bunu en mükemmel şekilde kullanmak için çaba harcadığının altını çiziyor.

Johnston’ın son olarak vurguladığı nokta ise FinTech devriminin bankaların üzerindeki baskıyı arttırdığı ancak bunun bankalar için pozitif yönde bir baskı oluşturup zaten içinde oldukları dönüşümü ve süreci hızlandırdığına inandığını belirtiyor. “FinTech’leri dinlemeli, öğrenmeli ve onların momentumunu kendi ajandamızdaki değişimi yönetmek için kullanmalıyız” diyor Johnston.

Peki, esas soruya dönecek olursak; kazanan kim? Cevap aslına basit. Johnston’a göre günün sonunda kazanan müşteriler oluyor.

Colleen Johnston’ın orijinal makalesine buradan ulaşabilirsiniz.