İsviçre Federal Konseyi, FinTech firmalarının ülkeye girişini kolaylaştırmak için çalışma yapmaya başladı.

İsveçre Federal Konseyi 1 Şubat 2017 tarihli toplantıda, FinTech alanındaki Bankacılık Kanunu ve Bankacılık Yönetmeliği’nde değişiklik yapılması konusunda istişareye başladı. Yapılacak olası düzenlemeler, FinTech firmalarının pazara girişindeki engellerin azaltılmasını ve İsviçre finans merkezinin rekabet gücünün artırılmasını sağlamayı hedefliyor. Konuyla ilgili görüşmeler 8 Mayıs 2017 tarihine kadar devam edecek.

Bankacılık Kanunu (BankA) ve Bankacılık Düzenleme (BankO) ile ilgili önerilen değişiklikler, bankacılık dışı faaliyetlerde bulunan FinTech ve diğer firmaları risk potansiyellerine göre düzenlemeyi amaçlıyor. Düzenlemelerde üç ek unsur içeren bir düzenleme şekli öneriliyor:

  • İlk olarak, yerleşim amaçlı fonların kabulü için Bankacılık Düzenlemesinde istisna (kanunun 5. maddesinin 3. paragrafı c bendi) 60 gün içinde yerleşim yerleri için açıkça başvurulmalıdır (bugüne kadar 7 gün içinde başvuru şartı vardı). Kıymetli ev satışçıları için önemli olmaya devam etmesi gereken şey, planlanan ana işlemin organize edilmesi ve doğrudan öngörülebilir olmasıdır. Bu değişiklik BankO’da bir değişiklik gerektiriyor.
  • Ayrıca, bir inovasyon alanı oluşturulmalıdır: 1 milyon İsviçre Frangı’na kadar kamu fonlarının kabulü, ticari olarak faaliyet göstermek üzere sınıflandırılmamalı ve yetkiden muaf tutulmalıdır. Bu değişiklik, firmaların, 1 milyon CHF’nin üzerindeki kamu fonlarında nihai olarak izin almalarına izin verilmeden önce bir işletme modelini denemelerine izin vermelidir. Bu değişiklik aynı zamanda bankacılık kanununda bir değişikliğini gerektirir.
  • Son olarak, kamu fonlarını maksimum 100 milyon İsviçre Frangı’na kadar kabul eden ancak borç verme işinde faaliyet göstermeyen şirketler için muhasebe, denetim ve mevduat koruması alanlarında mevcut bankacılık lisansı ile ilgili basitleştirilmiş yetkilendirme ve işletme gereklilikleri olmalıdır. Bu, BankA’da bir değişiklik gerektirmektedir. Özellikle asgari sermaye, öz kaynak ve likidite alanlarında daha az zorlanan şartlar, daha sonra çıkarılacak yönetmeliklerin uygulanması çerçevesinde düzenlenmelidir.

Dinamik FinTech sistemi, İsviçre finans sistemine önemli ölçüde katkıda bulunabilir ve rekabet edebilirliğini artırabilir. Bu bağlamda Federal Konsey, 2 Kasım 2016’da yenilikçi finansal teknolojilerin sağlayıcıları için düzenleyici çerçevenin hafifletilmesi çağrısında da bulundu. Bu hafifletme, FinTech alanındaki sağlayıcılar için pazara girişin önündeki engelleri azaltacak ve sektörün yasal kesinliğini artırmayı hedefliyor.

Mali sektördeki, özellikle de Blockchain alanındaki hızla gelişen dijitalleşmeye bağlı olarak, günümüzde henüz akla gelmeyen iş modellerinin gelişeceği varsayılabilir. İsveçre Federal Konseyi, gelecekte bu gelişmeleri yakından takip etmeyi planlıyor ve gerekirse gerekli düzenlemeleri de yapmayı vaad ediyor.

Türkiye için de hızlı bir şekilde daha kapsamlı bir düzenlemenin hayata geçirilmesi gerekiyor. Öncelikli olarak Batı Avrupa, Ortadoğu, Afrika ve Batı Asya akabinde tüm küresel bölgelerden FinTech alanındaki girişimler için İstanbul’u bir cazibe merkezi haline getirmek istiyorsak bu adımlar için gecikmemek gerekiyor. Öte yandan atılacka bu adımlar sadece FinTech girişimlerini ve şirketlerini değil bu alanlara yatırım yapmak isteyen yatırımcıları ve yatırım fonları için de bir cazibe merkezi oluşturuyor.