Blockchain temelli çözümler için Türkiye dahil pek çok ülkede çalışma grupları oluşturuluyor ve uygulamalar devreye alınıyor. Country-as-a-Service olarak da adlandırılan bu uygulamaların yayılma hızı her geçen gün artıyor.

Eğer çalıştığınız ya da yönettiğiniz kurumun bilgi teknolojileri altyapısını yakından takip ediyorsanız Software-as-a-Service (SaaS) kavramını duymuş ve muhtemelen de kullanıyorsunuzdur. Peki bir şirket değil de ülke için nasıl bir çözümü tercih ederdiniz. Henüz yaygın olarak çok kullanılmasa da Country-as-a-Service, yani CaaS ile tanışmanızın vakti geldi.

CaaS denilince ilk akla gelen ülkelerden Estonya’nın 2016 yılında başlattığı ve Türkiye medyasında kendine çoğunlukla e-Vatandaşlık olarak yer bulan hizmetler zinciri pek çok ülke tarafından yakından takip ediliyor. Her ne kadar giriş aşamasında olsa da size Estonya’yı ziyaret etme gerekliliği getirmesi nedeniyle içindeki “e-” kavramı biraz törpülense de bu aşamayı atlatabilirseniz bulut bilişim ortamında sunulan hizmetlerden kolaylıkla faydalanabiliyorsunuz.

Cointelegraph’tan Vladislav Solodkiy, hazırladığı makalenin girişinde ICO temelli, doğrudan ülke yönetimi destekli uygulamalardan söz etse de yazısının ağırlığını Country-as-a-Service, yani kısaltılmış haliyle CaaS çözümleri oluşturuyor.

Yaklaşık bir hafta önce Beyaz Rusya Devlet Başkanı Alexander Lukashenko’nun ICO’lar, kripto para birimleri ve yine Blockchain temelli akıllı sözleşmeleri yasal hale getiren “Dijital Ekonomi Geliştirme Kararnamesi”ni imzaladığına dikkat çeken Solodkiy; Abhazya, Venezuela ve Porto Riko yönetimlerinden adeta peşpeşe gelen kripto para hamlelerinin altını çiziyor.

CaaS nerelerde kullanılır?

Açıkçası net bir sınır belirlemek çok doğru olmayabilir. Ancak somut uygulamalara bakıldığında belli başlı konular öne çıkıyor. Sağlık, lojistik, gayrımenkul satışları, e-devlet uygulamaları ile kurumsal iş akışı çözümlerindeki örnekleri “umut verici” olarak tanımlayan Solodkiy yazısında Estonya’nın bu alandaki liderliğine vurgu yapıyor. Estonya’nın kısa bir süre önce hastane ve sigorta şirketleri tarafından erişilebilen birleşik bir tıbbi kayıt veritabanını devreye aldığını kaydeden Solodkiy, bu alandaki benzer uygulamaların Hollanda ve ABD’de de görüldüğünü belirtiyor.

Örnekler bunlarla sınırlı değil. İsveç ve Gürcistan’da tapu kayıtlarının kontrolü; Gana ve Honduras’taki yine benzer pilot çalışmalar; Birleşik Arap Emirlikleri’nin 2020 yılında kağıt kullanımını tamamen bırakma hedefiyle birleşik resmi Blockchain stratejisi öne çıkan örneklerden bazıları.

Solodkiy ayrıca ABD’de Delaware eyaletinin Blockchain tabanlı bir şirket kaydı sistemi ile diğer eyalet ve ülkelerden sayısız şirkete evsahipliği yapmasını da bu klasmanda değerlendiriyor. Kurulan sistem yönetim kurulu kararlarını ve hisse alım satım işlemleri ile değişen ortaklık paylarının doğruluğunu kontrol ediyor. İngiltere’deki bir başka örnekte ise bankalar ve sigortacılar için mücevher ya da değeri yüksek sanat eserleri belgelendirilerek dolandırıcılık bazlı riskler azaltılıyor.

[slideshare id=85282076&doc=blockchaingovernment-171229131725]
Makalenin yazarı Vladislav Solodkiy’in hazırladığı “Blockchain for Government” başlıklı sunum.

Sırada ne var?

Yakın gelecekte yukarıdaki örneklerin sayısının artması şaşırtıcı olmayacak. Vladislav Solodkiy bir sonraki adımı ise “Bulutta Sınır Ötesi Ülke” olarak tanımlıyor. Merkezi ekonomilerin dünyanın bu yeni halinde etkisinin azalacağını ifade eden Solodkiy, coğrafi sınırların ekonomik anlamda eskisi kadar önemli olmayacağına dikkat çekiyor.

Yazının İngilizce orijinal metnine bu linkten ulaşabilirsiniz.