Blockchain finans dışında seçimlerden sağlığa pek çok alanda kullanılmaya başlandı. Şimdi sıra, modern dünyanın bir türlü çözüm üretemediği mülteci sorununda.
Dünya geçmişe oranla çok daha modern, pek çok yeni teknolojimiz, pek çok ileri seviye ürünümüz ve aldığımız hizmet var. Ancak tüm bunlar insanlığın tüm tarihi boyunca yaşadığı bir sorunu çözmek için yeterli olmuyor: Mülteciler.
Birleşmiş Milletler’in de özel bir birim ile çözmeye çalıştığı mülteci sorununa bu kez Blockchain temelli bir uygulama ile çözüm aranıyor. Temel amaç, sayıları milyonlarla ifade edilen mültecilerin yeniden yaşanabilir bir hayata sahip olmasını sağlamak.
Crypto Coins News’ta çıkan bir makale, bu alanda önemli çalışmalara imza atan Humanitarian Blockchain isimli bir danışmanlık şirketinin yaptıklarını özetliyor. Buna göre kurum, belirli teknolojilerden faydalanarak bunları Blockchain temelli bir sistem üzerinde çalıştırarak mültecilerin yaşamını kolaylaştırmayı hedefliyor. Buradaki rolünü ise sorunu yaşayanlarla Blockchain geliştiricileri buluşturma ve çözümü ortaya çıkarma olarak tanımlıyor.
Dijital kimlikli mülteciler
Humanitarian Blockchain’in kurucusu Julio Alejandro aslında Meksikalı bir muhabir. Blockchain’i sosyal sorunların çözümünde kullanma fikri ise geçen yıl kapatılan Fransa’daki Calais Mülteci Kampı’nda gerçekleştirdiği bir sosyal deney sonucu ortaya çıkıyor. Kendini Suriyeli bir mülteci olarak tanıtan Alejandro, mültecilere verilen Bitcoin yüklü bir kart ile bir kafeden kahve almak istediğinde kendisine şüpheyle yaklaşıldığını belirtiyor. Bazı mağazalar, onun kartı asıl sahibinden çaldığını bile düşünmüş.
Bu olaydan hareketle Humanitarian Blockchain’i kuran Alejandro, gittikleri ülkelerde kimlik ve vatandaşlık sorunu yaşayan mültecilerin kim olduklarını kanıtlayabilmeleri için Blockchain’in ideal bir araç olduğunu ifade ediyor. Alejandro’nun yaklaşımı, mülteci gibi, vatandaşlık hakkını yitiren ya da bu hakkı belirsizleşenler için bir dijital kimlik oluşturmayı kapsıyor. Buna göre Blockchain, bu ulus kimliksiz dünyada herkesin itibarı oranında değer görmesi için gerekli altyapıyı sunacak. Eğer içlerinden biri bir suç işlerse bu Blockchain temelli veritabanında olumsuz bir puan olarak işlenecek. Alejandro, böyle bir sistemde işletmelerin ya da mağazaların doğru kişiye hizmet verme noktasında tereddüt yaşamayacağını ifade ediyor. İtibar puanı düşen kişilere belirli noktalara erişiminin engellenebileceğini söyleyen Alejandro, cezaevine gönderilmesinin bile sağlanabileceğini belirtiyor.
Çalışmalarına Google’ın Londra’daki kampüsünde başlayan Humanitarian Blockchain’in LinkedIn’deki sayfasına baktığımızda, son bir yılda 10 farklı ülkede 12 projeye danışmanlık yaptıkları görülüyor. Hemen hepsi Blockchain temelli bu projeler arasında Ethereum platformunun Ukrayna’daki seçimlerde kullanılması; Estonya’daki e-vatandaşlık; ABD’nin Vermont eyaleti için kamu kayıtlarının takibi, Kolombiya’daki yasadışı işlemlerin kaydı ile Tayland’daki kız çocuklarına yönelik insan kaçakçılığıyla mücadele bulunuyor.
Humanitarian Blockchain’in mülteciler için sunduğu çözümün başarılı olup olmayacağını şimdiden bilmek mümkün değil. Ancak her halikarda hem Birleşmiş Milletler’in hem de ülke yönetimlerinin desteğine ihtiyacı olacak gibi görünüyor.
Haber görseli: Pixabay