Doğu Asya ülkelerinde yaşanan FinTech fırtınasının arkasında Sandbox uygulamaları için sağlanan düzenlemeler yer alıyor. 

Finansal teknolojiler her geçen gün geleneksel finans ve bankacılık sistemini etkileyerek daha fazla yeniliği tüketicilerin hayatına sunuyor. Ancak tüketicilerin güvenliği için yoğun şekilde denetlenen ve düzenlenen bu sektörlerde yenilikçi fikirleri test etmek ve uygulamaya geçirmek diğer sektörlere göre daha zor.

Bu zorluklara rağmen Güneydoğu Asya’daki FinTech ekosistemi bir patlama yaşıyor. Ödemeler, para transferleri ve bankacılık hizmetlerini kolaylaştırmayı amaçlayan sayısız uygulama şimdiden hazır ve hayata geçirilecek daha pek çok fikir sırasını bekliyor.

Asya’da FinTech alanında hızla gelişme kaydeden ülkelerin ortak noktası bu ülkelerdeki hükümetlerin FinTech girişimlerinin ve finans kuruluşlarının yenilikçi düşüncelerini sahaya çıkmadan ama çıkmış gibi tüm şartlar altında test edebilecekleri ortamlar sağlaması olduğunu söyleyebiliriz. Bu test ortamlarına çocukların parklarda özgürce oynayabildikleri “kum havuzu” ifadesinden yola çıkarak Sandbox ortamları adı veriliyor.

Singapur, Malezya ve Tayland, Doğu Asya’da FinTech düzenlemeleri açısından en gelişmiş Sandbox uygulamalarına imkan tanıyan ülkelerde ilk başı çekiyorlar.

Singapur Parasal Otoritesinin (MAS) resmi web sitesine göre şu anda üç etkin uygulama ülkenin sağladığı Sandbox ortamında testlerine devam ediyor. Bunlar arasında yapay zeka (AI) odaklı fon yönetim platformu, çevrimiçi döviz işlemleri sağlayan bir servis ve dijital para transferi servis sağlayıcısı bulunuyor.

Malezya merkez bankası da bir Sandbox ortamına sahip. Bu ortamda girişimler 12 aydan daha uzun olmayan bir test periyoduna katılarak ürünlerini test edebiliyorlar.

Tayland, 2016 yılı Aralık ayında FinTech Sandbox uygulamasını devreye alan bir ülke. Şua ana kadar Tayland merkez bankası Sandbox ortamı için dört girişime izin vermiş durumda.

2017 yılının sonlarında Endonezya merkez bankası, FinTech oyuncularının düzenleyici gözetiminde uygulamalarını test etmesini sağlayacak Sandbox ortamını tanıttı. KPMG’ye göre Endonezya 300 binden fazla e-cüzdan kullanıcısına ev sahipliği yapıyor ve merkez bankası FinTech ekosistemini daha iyi düzenleyip, mevcut finansal sistemin risklerini anlamak için çaba gösteriyor.

Bruney bir diğer önemli FinTech ülkelerinden birisi olmaya doğru hızla ilerliyor. Özellikle İslami FinTech alanında söz sahibi olmak isteyen ülke İslami FinTech’lere yönelik Sandbox ortamı oluşturmak için çalışmalarına hız vermiş durumda.

Dünyadaki değişimi ve dönüşümü daha iyi anlamak için Asya ülkelerindeki gelişmelere daha yakından bakmamız gerektiği aşikar. Bu noktada Türkiye’nin de bölgesel bir FinTech oyuncusu ve lideri olmak için bu ülkeler ile yakın ilişkiler kurması ve benzer uygulamaları test etmesi faydalı olabilir.