PwC ve Konda Araştırma ve Danışmanlık tarafından yapılan Gelecek Trendleri Analizi, “Yeni Denklem’in Yeni Trendleri” çalışması geçtiğimiz günlerde yayınlandı.
Çalışmadaki dikkat çekici bilgileri aşağıda paylaşıyorum.
▶Katılımcılar Teknolojinin insan hayatına olumlu etkisinden söz ederken, teknolojiyle bağlantılı olarak Bilginin de yaygınlaşacağına inanıyor. En karamsar olunan konuların başında ise İklim Değişimi ve Gelir Dağılımı yer almakta.

Buradaki aklıma takılan konu, teknolojinin gelişimi için enerjinin en önemli gerekli kaynaklardan biri olması ve enerjinin tüketiminin en karamsar olunan iklim değişikliği konusuna negatif etkisi. Yenilenebilir enerji kaynaklarının kullanımın artması bu kapsamda çok daha değerli olacaktır. Umarım Dengeli bir süreç bizi bekliyordur.
▶Dünyanın ve Türkiye’nin gelişiminde önemli rol oynayacak faktörlerin arasında Dijitalleşme başı çekiyor.
▶Türkiye’nin gelişiminde Girişimcilik ve Eğitim en önemli diğer başlıklar olup Dünya için diğer önemli başlıklar Yapay Zeka ile Tıp ve Genetik Teknolojileridir.

Yukarıdaki iki konu, Dijitalleşmenin önemini bize açıkça gösteriyor ancak ülkemizin eğitim ve girişimcilik süreçlerini bitirdikten sonra Dünya ile rekabet içerisinde olabileceğini anlatıyor.
▶Dünyanın önümüzdeki 10 yılda hangi sektörler öncülüğünde gelişeceği konusundaki yanıtlarda Teknoloji ile Bilişim ve İletişim Teknolojileri sektörleri ilk ikiye sıralamada yer almaktadır. Ülkemizde ise Teknoloji sektörü 8. sıradadır.
▶Türkiye’nin gelişimine ilk sırada katkı sağlayacak olan sektörün ise Enerji, Altyapı ve Doğal Kaynaklar sektörü olacağı öngörülüyor.
▶Türkiye için önemli bir gelir kaynağı olan Turizm sektörünün, önümüzdeki dönemde de gelişime en çok öncülük edecek ikinci sektör olacağı, İnşaat ve Mühendislik sektörünün ise 4. sırada yer alması öngörülüyor.

Yukarıdaki 3 öngörü bize ülkemizdeki Enerji ve Gelir Sorunu çözüldükten sonra gelişimin başlayacağını açıkça göstermektedir.
▶Çalışma şeklindeki beklenen değişimler ise; uzaktan çalışma imkanı ile ofise gerekliliğin azalması, bir firmada uzun süre çalışmaktansa, proje bazlı çalışmanın yaygınlaşması ve son olarak firmalar ile çalışanların işbirliklerinin artmasıdır.

Çalışma şeklindeki değişiklik yeni kuşak ile bir zorunluluk haline gelmekte, firmaların başarısı ise çalışanların motivasyonu ile doğru orantılı, bu yüzden firmaların çalışan memnuniyeti ve aidiyetini artırmak için İK yapılarında değişiklik yapmaları önemli bir gereklilik.
▶Araştırmaya katılanlar %87’lik bir oranla, ESG’nin (Environmental, Social and Governance) önümüzdeki dönemde Dünyanın gelişiminde önemli bir rol oynayacağına inanıyor. Türkiye için bu öngörü ise %54 düzeyinde.

Türkiye’de hem çevre hem sosyal hem de yönetişim alanları firmaların sürdürülebilirlik konusunu daha iyi anlaması için gereken başlıklardır. Her geçen gün bu konularda farkındalığımız artmakta ama sonuçlar halen gidecek yolumuzun olduğunu göstermektedir.
Faydalı olması dileğiyle.
Rapora linkten ulaşılabilir.