2024’ün 2. çeyreğindeki düzenleyici ortam, tüketiciye yönelik kurumsal uygulamalar, iş yükümlülüklerinin devamı ve piyasa davranışı gibi konulara net bir şekilde odaklanıldığını gösterdi…
2024 yılının ikinci çeyreğinde FinTech’lere ve finansal kurumlara yönelik regülasyon kaynaklı cezaların toplamı, global ölçekte 16,5 milyon dolar oldu. Önceki çeyreğe göre (2024 yılı 1. çeyreği) ceza miktarı yüzde 60’ın üzerinde arttı. İlk çeyrekte toplam cezalar 10,5 milyon dolar olarak kayıtlara geçmişti.
2024’ün 2. çeyreğindeki düzenleyici ortam; gizlilik, siber güvenlik, mali suç ve ihtiyati yükümlülüklerle ilgili ek endişelerle birlikte tüketiciye yönelik kurumsal uygulamalar, iş yükümlülüklerinin devamı ve piyasa davranışı gibi konulara net bir şekilde odaklanıldığını gösterdi.
Corlytics’e göre cezaların miktar olarak yönü, müşterilere yönelik yanlış uygulamalardaki artışa ve buna karşın tüketicilerin korunmasına odaklanan düzenleyici tarafındaki politikaların kararlı duruşuna işaret etti.
Öte yandan hukuk uzmanı Susie Mackenzie’ye göre yılın geride kalan 2. çeyreği, para cezalarının sayısı ve miktarı açısından nispeten sakin geçti. Ancak Mackenzie, hem ABD’de hem de Avrupa’da tüketicilere yönelik “iyi olmayan muameleye” ilişkin adımların arttığını vurguladı.
Finansal kurumların aldığı cezalara dair birkaç örnek vermek gerekirse İngiltere’de FCA, HSBC’ye finansal zorluklar yaşayan müşterilere uygun şekilde davranmadığı için para cezası verdi. Ayrıca Citigroup Global Markets da ticaret sistemleri ve kontrollerindeki eksiklikler için para cezası aldı. Bu ceza Almanya’da da tartışmalara yol açtı ve ülkede benzer adımların atılabileceğine dair yorumlara neden oldu.
Ek olarak Birleşik Krallık’ta Link Fund Solutions, kapsamlı soruşturmanın ardından likidite sorunları yaşayan ve önemli yatırımcı kayıplarına neden olan kötü fon yönetimi nedeniyle 50 milyon sterlin gibi dikkate değer bir cezaya çarptırıldı. Ancak ceza, olası etkileri düşünülerek daha sonra uygulamaya konulan ayrı bir düzenleme kapsamında uygulanmadı; zira yatırımcılara yapılacak geri ödemeyi azaltabileceği ve mağduriyete neden olabileceği yargısı öne çıktı.
