İnovasyonun etkisine dair sayısız konu başlığından biri olan ödeme teknolojilerindeki en son trendler neler?

Teknolojik yeniliğin etki alanı sıra dışı ölçüde geniş. Örneğin Güney Koreli bir girişim çöp kutularının ne zaman dolacağına dair tahminde bulunarak toplayan araçlar için en verimli rotayı çiziyor. Rüzgâr enerjisi santrallerinde, sensörlerden gelen verilere göre değişen pervane açıları sayesinde verimlilik artıyor. Transhümanizm gibi sofistike alanlarda insanın gelecekte daha akıllı, daha sağlıklı olmasını hedefleyen inovasyonlar üzerinde aralıksız bir çaba var. Genom ve genetik mühendislik alanındaki gelişmeler sıra dışı; kendiliğinden kolesterol ilaçlı yumurtalar geliştiriliyor örneğin. Malum Mars’ta tarihi net olmayan bir gelecekte kolonilerin kurulması planlanıyor, peki üs, yol ya da yaşam alanlarına dair inşaat faaliyetleri nasıl gerçekleştirilecek? Olağanüstü taşımacılık maliyetleri nedeniyle Dünya’dan Mars’a tuğla ve çimento gönderilemeyeceğine şüphe yok. İşte bu konuya odaklı bilim insanları ve inovasyon öncüleri, inşa faaliyetleri için gezegende hücre, su ve Mars kumu ile tıpkı sebzeler gibi ‘büyütülebilecek’ organik tuğlalar geliştirmeyi planlıyor. İnanılmaz değil mi?

İnovasyonun etkisine dair sayısız konu başlığından biri de ödeme teknolojileri. Ödemeler hayatın her anında, online ya da fiziksel olarak adeta her yerde. Dolayısıyla finansal teknolojiler hızla gelişirken ödeme teknolojileri de bu dönüşümden yoğun biçimde etkileniyor. Artan mobil kullanım ve dijitalleşmenin itici gücü ile ödeme teknolojilerindeki trendler de boyut değiştiriyor. Peki ödeme teknolojilerinde global trendler neler? Yakın gelecekte bizleri neler bekliyor?

1- Mobil cüzdanlar

Akıllı telefon ve tabletlerle yapılan dijital ödemeleri mümkün kılan sistemlerdir mobil cüzdanlar. Kredi kartı, banka kartı gibi finansal bilgilerin kaydedilmesi ile mobil cüzdanlar, bir nevi ‘deri cüzdanın dijital hali’ olarak kabul edilebilir. Pratik ve güvenli ödeme için ideal bir çözüm olarak dikkat çeker. Capgemini’nin son araştırmasına göre 2027’de tüm fiziksel ödemelerin yüzde 30’unun mobil cüzdanlar üzerinden gerçekleştirebileceği kaydediliyor.

2023’te mobil cüzdan kullanıcı oranı dünyanın en kalabalık nüfusa sahip ülkesi Hindistan’da yüzde 90,8 seviyesine ulaştı. Endonezya, Tayland, Hong Kong, Filipinler, Arjantin, Çin ve Suudi Arabistan yüzde 80’in üzerindeki kullanım oranları ile dikkat çekiyor. Bu ülkelerdeki veriler, aynı zamanda mobil cüzdanlarını en az 1 yıldır kullanan kişileri kapsıyor.

Statista verilerine göre mobil cüzdanı benimsemede Asya, ön plandaki kıta durumunda. Zira mobil cüzdan benimsenmesi açısından ilk 10 ülkenin 9’u Asya-Pasifik bölgesinde yer alıyor. Mobil cüzdanlar, özellikle gelişmekte olan ülkeler açısından öncelikli ödeme yöntemi. ABD ve Avrupa’da nakit ve kredi kartı gibi metotlara ilgi hala yüksek olsa da bu durum yavaş yavaş değişiyor.

2- Ödeme analitiğinin etkisi artıyor

Ödeme işlemlerine ilişkin veriler, ödeme analitiği yöntemleri adı verilen metodoloji ile incelenip analiz edilebiliyor. Ödeme analitiği yöntemleri ile işletmeler, daha verimli ve etkili bir iş akışı yakalarken satın alma davranışlarının kategorilendirilmesi ile müşteri tercihleri daha iyi anlaşılıyor, sistematize ediliyor. Bu noktada kişiselleştirilmiş yaklaşımlar ve tatmin edici alışveriş deneyimleri sunuluyor. Günümüzde perakende sektörünün en çok ilgi duyduğu alanlardan biriini temsil eden ödeme analitiği, işletmelerin pazarlama stratejilerinden müşteri ilişkilerine birçok konuda performanslarını optimize etmesini mümkün kılıyor.

3- Dijital cüzdanlar

Dijital cüzdan, kart bilgisi girmeden güçlü güvenlik protokolleri ile ödeme yapılmasını esas alan yazılım veya online hizmet şeklinde özetlenebilir. Kart bilgilerinin sanal ortamda güvenli bir formda saklanması, dijital cüzdanların temel özelliği. Şifreleme teknolojisi ve kullanıcıya özel güvenlik anahtarları, dijital cüzdanların güvenliğini artıran önemli faktörler arasında. Finansal bilgilerin paylaşılmadığı güvenli ve kolay bir ödeme şekli olduğunun da altını çizelim.

Kullanıcıların ödemelerini ve finansal işlemlerini dijital ortamda yönetebilmeleri odağındaki dijital cüzdanlar, kolaylık, hız ve güvenlik avantajları ile biliniyor. Bu noktada tüm dünyada dijital cüzdan kullanımına ilgi rekor seviyelerde artıyor. 2025 yılına gelindiğinde dijital cüzdanlar üzerinden yapılan harcamaların 10 trilyon doları aşması bekleniyor.

4- Biyometrik kimlik doğrulama

İnternetin nükleer savaşlara dayanabilecek bir şebeke olarak yaratıldığı iddiası, aslında bir şehir efsanesinden öte değil. İnternet, araştırmacıların bilgilerini özgürce paylaşması için geliştirildi. Tim Berners-Lee ise World Wide Web (WWW) haline dönüşen Hiper Metin İşaretleme Dili’ni (HTML) bulduğunda da bu amaç devam etti. 1990’larda ise internet ticarileşti ve finansal bilgilerin de dahil edildiği bu yeni herkese açık ağda bilgileri güvende tutma ihtiyacı ortaya çıktı. Online dünyada var olan ve (online alışveriş ve finansal ihtiyaçlarla) hareket eden paraya ‘olta atmak’ isteyen hacker’lar ortaya çıktı ve onlara karşı mücadele zorunluluğu da siber güvenliği meydana getirdi.

Günümüzde siber güvenlik, sadece kişiler için değil, işletmeler için de önemli bir ihtiyaç ve bu bağlamda öne çıkan inovasyonlardan biri de biyometrik kimlik doğrulama. Biyometrik kimlik doğrulama ile kişilerin fizyolojik ve davranışsal özellikleri kullanılarak kimlik doğrulaması gerçekleştirilir. Son kullanıcının yanı sıra işletmelerin güvenliğini de esas alan biyometrik kimlik doğrulama yöntemleri, çağın öne çıkan trendlerinden biri.

5- Parmak izi ile ödeme

Biyometrik ödeme, son dönemin yükselen trendlerinden biri. Parmak izi tarayıcıların yer aldığı fiziksel alışveriş noktalarından kullanıcılar, kendi parmak izleri ile ödeme yapabiliyor. Burada parmak izi tarayıcının kişinin parmak izini okuması ve onu doğrulaması ile gerçekleşen ödemeler şeklindeki yenilikçi bir ödeme yaklaşımı söz konusudur.

6- Veri korumasının önemi artıyor

Ödeme teknolojileri odaklı şirketler için diğer tüm finansal teknoloji şirketleri gibi veri koruması hayati önem taşımaya devam ediyor. Bu kapsamdaki regülasyonlara uyum, aynı zamanda müşterilerin kişisel verilerinin güvenliğinin sağlanması çerçevesinde ayrılmaz bütünü oluşturuyor. Veri sızıntılarının önüne geçmek ve bu noktada günümüz tehdit dünyasını daha iyi anlamak, işletmelerin korunması yönünde alınacak önlemleri gerekli kılarken, güvenilir şirketlerle iş birliğinin önemini ortaya koyuyor.

Güvenlik tehditleri, her zamankinden daha ciddi ve sık görülen bir soruna dönüştü. Ödeme teknolojisi şirketleri ve genel itibarıyla fintech’ler, doğru adımlar atıp etkin siber güvenlik stratejilerini izleyerek veri koruması noktasındaki kötü niyetli siber saldırganlara ve diğer tehdit faktörlerine karşı güçlü setler çekebilirler. İşletmenizi veri sızıntılarına karşı güvence altına alacak daha fazla bilgi ve yöntem için buraya tıklayabilirsiniz.