PwC, “Payment Hubs – Facilitating Future-Ready Banking” (Ödeme Merkezleri – Geleceğe Hazır Bankacılığı Kolaylaştırmak) başlıklı dikkat çekici raporunu yayımladı.
Rapor, bankaların hala parça parça çalışan eski ödeme altyapılarından kurtulup, payment hubs olarak literatürde yer bulan merkezi ödeme yapılarına geçişini inceliyor. Bu noktada API tabanlı mimariler, yapay zekâ destekli yönlendirme, mikroservisler ve düşük kodlu inovasyon gibi yeni teknolojilerin bankalara hız, maliyet avantajı ve müşteri deneyimi kazandırması konusu ele alınıyor. En nihayetinde ise geleneksel arka ofis sistemlerinden gerçek zamanlı, ölçeklenebilir, uyumlu ve müşteri odaklı bir yapıya dönüşümün artık lüks değil, zorunluluk olduğu vurgulanıyor.
Peki, raporda öne çıkan noktalar neler? İşte radarımıza takılanlar:
API-First Yaklaşımı: Yeni nesil ödeme merkezleri, API-öncelikli mimarilerle farklı sistem ve kanallara gerçek zamanlı bağlanarak yüksek hacimli işlemleri sorunsuz yönetiyor.
Yapay Zekâ ile Akıllı Yönlendirme (Smart Orchestration): AI; işlem maliyeti, hız ve regülasyonlara göre en uygun ödeme yolunu otomatik seçerek başarısızlık oranını düşürerek müşteri deneyimini iyileştiriyor.
Gerçek Zamanlı Kuyruk Yönetimi: Bankalar artık yüksek değerli işlemleri önceliklendirip küçük hacimli UPI/retail akışlarının sistemi tıkamasını engelleyerek likiditeyi ve kritik ödemeleri koruyor.
Mikroservis Mimarisine Geçiş: Tek parça dev platformlar yerine küçük bağımsız modüllerle ölçeklenebilir, hızlı güncellenebilir ve maliyet dostu altyapılar kuruluyor.
Gerçek Zamanlı Onay ve Veri Koruma: GDPR/DPDP uyumlu onay yönetimi, müşteri verisini şeffaf ve güvenli paylaşmayı sağlıyor; bankalara düzenlemelere uyumda esneklik kazandırıyor.
Hiperkullanıcı Deneyimi ve Kişiselleştirme: Kullanıcı davranışına göre otomatik hatırlatmalar, harcama kısıtları ve özel ödül teklifleri sunuluyor; sadakat ve gelir artırılıyor.
Gelişmiş Analitik ve Öngörülü Operasyon: Anlık dashboard’lar, makine öğrenimi tabanlı hata tespiti ve talep tahminleri sayesinde bankalar proaktif olarak sistem kapasitesini yönetiyor.
Standartlara Dayalı Küresel Uyum ve İnteroperabilite: ISO 20022 ve açık API’ler sayesinde hem yurtiçi hem uluslararası ödeme ağları sorunsuz bağlanıyor; düşük maliyetle global kapsama sağlanıyor.
Düşük Kod/No-Code İnovasyonu: İş birimleri IT’ye bağımlı olmadan yeni ödeme işlevlerini hızla geliştirebiliyor; modernizasyon süresi aylar yerine günlere iniyor.
AI Destekli Operasyonel Asistanlar: Sanal asistanlar ödeme rotası seçimi, uyum kontrolleri ve hata çözümünde operasyon ekiplerine destek oluyor; manuel yük azalıyor.
Önemli nokta: PwC’nin yeni raporu, bankacılık sektörüne güçlü bir mesaj veriyor: “Ödeme altyapınızı modernleştirin ya da oyunun dışında kalın.”
Raporun tamamını buradan indirebilirsiniz. İngilizce dilinde ve PDF formatındadır.